Lütfen Sitemize Üye Olunuz Veya Giriş Yapınız
Fener Bahce İçin 30sn Üye Olmak Çok Mu ?
www.fenerbahcetaraftar.tr.cx

Join the forum, it's quick and easy

Lütfen Sitemize Üye Olunuz Veya Giriş Yapınız
Fener Bahce İçin 30sn Üye Olmak Çok Mu ?
www.fenerbahcetaraftar.tr.cx

Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

    Denizli'de bile ağlamamıştı!

    __SeHZaDe__
    __SeHZaDe__
    Administrator
    Administrator


    Mesaj Sayısı : 509
    Rep Gücü : 7522
    Rep Puanı : 7
    Kayıt tarihi : 29/11/09
    Yaş : 29
    Nerden : Amasya

    Kişi sayfası
    Seviye:
    Denizli'de bile ağlamamıştı! Imgleft500/500Denizli'de bile ağlamamıştı! Emptybarbleue  (500/500)

    Denizli'de bile ağlamamıştı! Empty Denizli'de bile ağlamamıştı!

    Mesaj tarafından __SeHZaDe__ Salı Nis. 06, 2010 5:27 am

    Şampiyonlar Ligi Finali'ni yitiren Sarı Melekler salonda ağlıyordu; futbol takımı son maçta şampiyonluğu kaybettiğinde bile soğukkanlılığını koruyan Başkan Aziz Yıldırım da tribünde gözyaşlarına hakim olamadı.

    Denizli'de bile ağlamamıştı! Fft1mm944825

    Fenerbahçe’nin, Türk sporunun ve spor kulübü bazında amatör bir branşın tarih yazdığı, hatta bir tarihi döndürdüğü iki gurur günüydü. Uçak dolusu dev gazeteci ordusu da, işte böyle bir tarihe tanıklık etti. Daha Nice’ten otobüsle Cannes’a giderken, otobüs duraklarındaki Fenerbahçe Acıbadem bilboardları bile tarifsiz bir görüntüydü.

    Kim derdi ki, yasak savmadan öteye gitmeyen, kimsenin umursamadığı, yaşamaktan çok hayatta kalmaya çalışan amatör branşlar bir gün böyle canlanır ve futbola da, Avrupa’ya da meydan okur, herkesi heyecana boğar.

    Kayseri'yi düşünen bile yoktu
    Salondakilerin aklının çeyreği bile kritik Kayserispor maçındaydı desem kuyruklu yalan olur. O güzelliğin ve heyecanın yanında futbol çoktan unutulmuştu. Hatta yöneticiler bazında bile. Oysa eskiden manzara bunun tam tersi olurdu.

    Fenerbahçeliler’e olduğu kadar, tüm kulüplere yeniden amatör branşları hatırlatan, bu şubeleri canlandıran ve sıçratan, rekabeti körükleyen, sporcuları değerlendiren ve kazançlarını katlayan Fenerbahçe’dir. Aziz Yıldırım kendi kulübünü futbol kulübü olmaktan çıkarıp, gerçek anlamda spor kulübüne dönüştürdü. Diğerleri de mecburen peşinden gelmek ve çıtayı yükseltmek zorunda kaldı.

    Bizim ülkemize has bir tuhaflık
    Dünkü yazımın başlığı ‘resimdeki gözyaşları’ydı. Sarı Melekler, Bergamo’yu geçseydi o gözyaşları yine ve belki daha fazla akacaktı. Kızlar ağlarken, Aziz Yıldırım da ağlıyordu tribünlerde... Denizli’de son maçta bırakılan şampiyonlukta bile ağlamamıştı. O akşam oradaki herkesin gözleri dolu doluydu.

    Futbol Federasyonu Başkanı bile orada, o heyecana en başından beri ortaklık ederken, Voleybol Federasyonu Başkanı’nın ancak ve de ‘lütfen’ final maçına gelmesi yalnızca bizim ülkemize has bir tuhaflıktı. Gelecek sezon yabancı sayısını azaltma girişimleri de, sanki bu manzaradan ne kadar rahatsız olduklarının en çarpıcı göstergesi... Teşekkür etmeleri, minnet duymaları gerekirken hem de...

    Tecrübe böyle bir şey
    Hadi ilk maçı ev sahibiyle oynuyorduk ve anladık. Final maçında bile o salonda gizli bir ittifak vardı. Herkes maçın heyecanına öyle kapılmıştı ki, kimse fark edemedi. Ve oyunu da bir taraftarın sert tepkisi bozdu. İtalyanlar sayı kazandığında anonsçu Fransız coşuyor, oyuncuyu adıyla telaffuz edip, şov yapıyordu. Hem Bergamo’yu hem de tribündeki taraftarlarını morallendiriyordu. Aynı zamanda da moral bozuyordu tabii ki... Kimse bu işe uyanamadı. Sonra biri, final hipnozundan sıyrılıp, gözaltına alınma pahasına duvarları yıktı, susturucuyu taktırdı. Tecrübe böyle bir şey işte. Bergamo taraftarına da bir parantez açmak gerek. Gerçek bir voleybol taraftarı oldukları çok belli. Nerede susup nerede bağıracaklarını, nasıl tepki vereceklerini çok iyi biliyorlar.

    Acıbadem büyük bir iş başardı
    Mehmet Ali Aydınlar ve dolayısıyla Acıbadem çok büyük bir iş başardı. İzlenmesi ve izletmesi en zor branşın tüm sorumluluğunu üstlenip tek kelimeyle bir sezonda şaha kaldırdı. O’nun bu başarısı ve cesareti diğer sponsorları da pozitif yönde kışkırtacaktır hiç kuşkusuz. Karşılamadan uğurlama biçimine, hatta güler yüzlülüğünü hiç kaybetmeden, herkesle tek tek ilgilenişine kadar her detayda mükemmeldi. Üstelik bu samimiyet, yapay değil sahiciydi. Gururu ve mutluluğu gözlerinin içinden apaçık okunmak bir yana, fışkırıyordu. İnşallah gelecek seneki daha büyük hamleleri, federasyon engeline takılıp, bu işten soğutulmaz.

    Ataşehir Spor Kompleksi tamamlandığında, amatör branşların sıçrama yapacağı, ayrı ve bambaşka salon sporları taraftar profili ile kültürünün oluşacağı tartışmasız bir gerçek. Üstelik orası, o branşları kendi gelirleriyle bile yaşatacak, ayakta tutacak hayati önemde bir proje.

    Cannes’dan çıkan asıl anafikir şu; sadece yönetim, teknik yönetim ve kadro istikrarı yeterli olmuyor. Çünkü başarının gerçek sırrı, hedefteki ısrarı ve istikrarı sürdürebilmekte yatıyor.

    Hasan Ali Atasoy

      Forum Saati Ptsi Mayıs 20, 2024 11:32 pm